Kur'an-ı Kerimde Ruh Kavramı
Kuıranda Ruh kavramı.Kur'an-ı Kerime göre ruh nedir?Ruh" kavramı; hayat, idrak ve hareketin kaynağı, manevi varlık, vahiy, Allah kelamı, Kuran-ı Kerim, kuvvet, vahiy meleği, Cebrail (a.s), his, duygu ve benzeri manalar için kullanılır. (Raşid el-İsfahânî, el-Müfredât) Garibil-Kur'ân, Mısır 1961, "ruh" md.) Ruh kelimesi Kuran'da birkaç yerde geçmekte ve değişik manalara gelmektedir.
Sana Ruh’tan sorarlar; de ki: “Ruh, Rabbimin emrindendir, size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir.” (İsra Suresi, 85)
1) Allah, Hz. Adem'i topraktan şekillendirdikten sonra ona Kendi ruhundan üflemiş ve böylece Hz. Adem hayat kazanmıştır. Yine insanı ana rahminde yarattıktan sonra, ona Kendi ruhundan üflemiş ve onu ruh sahibi bir insan haline getirmiştir. Bu, ayetlerde şöyle haber verilmektedir:
Hani Rabbin meleklere: "Gerçekten Ben, çamurdan bir beşer yaratacağım" demişti. "Onu bir biçime sokup, ona Ruhumdan üflediğim zaman siz onun için hemen secdeye kapanın." (Sad Suresi, 71-72)
2) Ruh kelimesi Kuran'da, "Ruhu'l-Kudüs" ve "Ruhu'l-Emin" kavramları ile Cebrail (a.s.) için kullanılmıştır.
Ruhu'l-Kudüs kavramı, Kuran'da dört yerde geçmektedir:
Andolsun, Biz Musa'ya Kitab'ı verdik ve ardından peş peşe elçiler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da apaçık belgeler verdik ve onu Ruhu'l-Kudüs (Cebrail)'le teyid ettik… (Bakara Suresi, 87)
İşte bu elçiler; bir kısmını bir kısmına üstün kıldık. Onlardan, Allah'ın kendileriyle konuştuğu ve derecelerle yükselttiği vardır. Meryem oğlu İsa'ya apaçık belgeler verdik ve O’nu Ruhu'l-Kudüs'le destekledik… (Bakara Suresi, 253)
Allah şöyle diyecek: "Ey Meryemoğlu İsa, sana ve annene olan nimetimi hatırla. Ben seni Ruhu'l-Kudüs ile destekledim..." (Maide Suresi, 110)
De ki: "İman edenleri sağlamlaştırmak, Müslümanlara bir müjde ve hidayet olmak üzere, onu (Kur'an'ı) hak olarak Rabbinden Ruhu'l-Kudüs indirmiştir." (Nahl Suresi, 102)
Ruhu'l-Kudüs, "ruh" ve "kudüs" kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir. "Kudüs" kelimesinin aslı "kuds"dür ve "mukaddes, mübarek" anlamlarına gelir. Ruhu"l-Kudüs, "herhangi bir şaibe ile lekelenme ihtimali olmayan, mukaddes ve temiz ruh, vahiy meleği, Cebrail" demektir. (Elmalılı Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'ân Dili, V, 3125).
Ruhu'l-Emin de, Ruhu'l-Kudüs ile eş anlamlıdır. Kuran'da yalnız bir ayette geçmektedir:
Gerçekten o (Kur'an), alemlerin Rabbinin (bir) indirmesidir. Onu Ruhu'l-Emin indirdi. (Şuara Suresi, 192-193)
3) Ruh kelimesi ile Yüce Allah'ın vahyini bir başka deyişle ayetleri ifade edilmektedir. (En doğrusunu Allah bilir.)
Kullarından dilediklerine, melekleri emrinden olan ruh ile indirir: "Benden başka İlah yoktur, şu halde Benden korkup-sakının, diye uyarın." (Nahl Suresi, 2)
"Ruh"un gerçek manasını ise, Allah'tan başka kimse bilmez. Çünkü bu husus, Yüce Allah tarafından şöyle haber verilmiştir:
Sana Ruh'tan sorarlar; de ki: "Ruh, Rabbimin emrindendir, size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir." (İsra Suresi, 85)
İNSAN RUHUNA İLİŞKİN KURAN’DA HABER VERİLEN DİĞER KONULAR NELERDİR?
Yüce Allah, Kuran-ı Kerim'de insanlara ruh hakkında az bir bilgi verildiğini haber vermiştir. Bununla birlikte insan ruhuyla ilişkili bazı konularda da Kendi kanunlarını insanlara bildirmiştir. Örneğin Kuran'da "... Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah'ın zikriyle mutmain olur" (Rad Suresi, 28) ayetiyle haber verilen konu insan ruhuna ilişkin önemli bir sırdır. Ayette bildirildiğine göre, ruhun gerçek sahibi olan ve kalplerin Yaratıcısı Yüce Allah, yarattığı sistemlerin işleyişini de açıkça haber vermektedir. Buna göre insanın yapması gereken, yaratılışına uygun olan yaşam ve davranış şeklini sergilemektir. Bir başka deyişle insan, yaratılışının amacı olan Allah'a kulluk etme görevine uygun şekilde hareket etmelidir.
İnsan, iman ettiğinde, güzel ahlak sahibi olduğunda, Allah'ı yücelttiğinde, tevekküllü ve şükredici bir tavır sergilediğinde hem ruhen hem bedenen sağlıklı ve huzurlu olacaktır. Allah'a inanan, O'na dua eden, O'na güvenen insanların, diğerlerinden hem ruhsal hem de fiziksel olarak daha sağlıklı olmalarının nedeni, yaratılışlarına uygun davranmalarıdır. İnsanın yaratılışına aykırı olan felsefe ve sistemler ise, insanlara hep acı, hüzün, sıkıntı ve bunalım getirmektedir. Allah'ın haber verdiği bu kanuna uyulmadığında mutluluk ve huzur bulmak kesinlikle mümkün değildir.
Sana Ruh’tan sorarlar; de ki: “Ruh, Rabbimin emrindendir, size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir.” (İsra Suresi, 85)
1) Allah, Hz. Adem'i topraktan şekillendirdikten sonra ona Kendi ruhundan üflemiş ve böylece Hz. Adem hayat kazanmıştır. Yine insanı ana rahminde yarattıktan sonra, ona Kendi ruhundan üflemiş ve onu ruh sahibi bir insan haline getirmiştir. Bu, ayetlerde şöyle haber verilmektedir:
Hani Rabbin meleklere: "Gerçekten Ben, çamurdan bir beşer yaratacağım" demişti. "Onu bir biçime sokup, ona Ruhumdan üflediğim zaman siz onun için hemen secdeye kapanın." (Sad Suresi, 71-72)
2) Ruh kelimesi Kuran'da, "Ruhu'l-Kudüs" ve "Ruhu'l-Emin" kavramları ile Cebrail (a.s.) için kullanılmıştır.
Ruhu'l-Kudüs kavramı, Kuran'da dört yerde geçmektedir:
Andolsun, Biz Musa'ya Kitab'ı verdik ve ardından peş peşe elçiler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da apaçık belgeler verdik ve onu Ruhu'l-Kudüs (Cebrail)'le teyid ettik… (Bakara Suresi, 87)
İşte bu elçiler; bir kısmını bir kısmına üstün kıldık. Onlardan, Allah'ın kendileriyle konuştuğu ve derecelerle yükselttiği vardır. Meryem oğlu İsa'ya apaçık belgeler verdik ve O’nu Ruhu'l-Kudüs'le destekledik… (Bakara Suresi, 253)
Allah şöyle diyecek: "Ey Meryemoğlu İsa, sana ve annene olan nimetimi hatırla. Ben seni Ruhu'l-Kudüs ile destekledim..." (Maide Suresi, 110)
De ki: "İman edenleri sağlamlaştırmak, Müslümanlara bir müjde ve hidayet olmak üzere, onu (Kur'an'ı) hak olarak Rabbinden Ruhu'l-Kudüs indirmiştir." (Nahl Suresi, 102)
Ruhu'l-Kudüs, "ruh" ve "kudüs" kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir. "Kudüs" kelimesinin aslı "kuds"dür ve "mukaddes, mübarek" anlamlarına gelir. Ruhu"l-Kudüs, "herhangi bir şaibe ile lekelenme ihtimali olmayan, mukaddes ve temiz ruh, vahiy meleği, Cebrail" demektir. (Elmalılı Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'ân Dili, V, 3125).
Ruhu'l-Emin de, Ruhu'l-Kudüs ile eş anlamlıdır. Kuran'da yalnız bir ayette geçmektedir:
Gerçekten o (Kur'an), alemlerin Rabbinin (bir) indirmesidir. Onu Ruhu'l-Emin indirdi. (Şuara Suresi, 192-193)
3) Ruh kelimesi ile Yüce Allah'ın vahyini bir başka deyişle ayetleri ifade edilmektedir. (En doğrusunu Allah bilir.)
Kullarından dilediklerine, melekleri emrinden olan ruh ile indirir: "Benden başka İlah yoktur, şu halde Benden korkup-sakının, diye uyarın." (Nahl Suresi, 2)
"Ruh"un gerçek manasını ise, Allah'tan başka kimse bilmez. Çünkü bu husus, Yüce Allah tarafından şöyle haber verilmiştir:
Sana Ruh'tan sorarlar; de ki: "Ruh, Rabbimin emrindendir, size ilimden yalnızca az bir şey verilmiştir." (İsra Suresi, 85)
İNSAN RUHUNA İLİŞKİN KURAN’DA HABER VERİLEN DİĞER KONULAR NELERDİR?
Yüce Allah, Kuran-ı Kerim'de insanlara ruh hakkında az bir bilgi verildiğini haber vermiştir. Bununla birlikte insan ruhuyla ilişkili bazı konularda da Kendi kanunlarını insanlara bildirmiştir. Örneğin Kuran'da "... Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah'ın zikriyle mutmain olur" (Rad Suresi, 28) ayetiyle haber verilen konu insan ruhuna ilişkin önemli bir sırdır. Ayette bildirildiğine göre, ruhun gerçek sahibi olan ve kalplerin Yaratıcısı Yüce Allah, yarattığı sistemlerin işleyişini de açıkça haber vermektedir. Buna göre insanın yapması gereken, yaratılışına uygun olan yaşam ve davranış şeklini sergilemektir. Bir başka deyişle insan, yaratılışının amacı olan Allah'a kulluk etme görevine uygun şekilde hareket etmelidir.
İnsan, iman ettiğinde, güzel ahlak sahibi olduğunda, Allah'ı yücelttiğinde, tevekküllü ve şükredici bir tavır sergilediğinde hem ruhen hem bedenen sağlıklı ve huzurlu olacaktır. Allah'a inanan, O'na dua eden, O'na güvenen insanların, diğerlerinden hem ruhsal hem de fiziksel olarak daha sağlıklı olmalarının nedeni, yaratılışlarına uygun davranmalarıdır. İnsanın yaratılışına aykırı olan felsefe ve sistemler ise, insanlara hep acı, hüzün, sıkıntı ve bunalım getirmektedir. Allah'ın haber verdiği bu kanuna uyulmadığında mutluluk ve huzur bulmak kesinlikle mümkün değildir.
Konular
- Peygamber (s.a.v.) efendimizin Çocuklarla ilgili Hadisi Şerifleri
- Aile Nedir?İslamda Ailenin önemi nedir?
- Kadının kocasına karşı vazifeleri nelerdir?
- Dinimizde Erkek Karısını Dövebilir mi?
- Karı-Koca ilişkisinin Önemi
- 2014 Mevlid Kandili Ne Zaman?
- Mevlid (Veladet) Kandili 2014 Hangi Gün?
- Mevlid Kandilinde yapılacak ibadetler
- Mevlid-i Nebi (Peygamberimizin Doğumu)
- Peygamberimizin (s.a.v.) nurunun Hz.ademden intikali
- Mevlid Kandili Mesajları (Yeni)
- Kandil Gecesi mesajları (2014)
- 2014 Mevlid kandili (peygamberimizin doğumu) ayın kaçında?
- Mevlid Kandili Gecesi nasıl ibadet edilir?
- Mevlid Kandili Gecesi Kılınacak Namaz
- Cennette Cinsel İlişki Var mıdır?
- Şeytan ve Nefis ;İki Büyük Düşman
- Meshlerin ayaktan çıkması meshi bozar mı?
- İslam inancına göre Ahiret,Cennet ve Cehennem hayatı
- Cennetlikler Kimlerdir?
- Cennet ve Cennet ehli ile ilgili Hadisi Şerifler
- Cehennem ile ilgili Hadisi şerifler
- Hz. Fatıma'nın Mehri
- MEVLİD KANDİLİ NAMAZI NASIL KILINIR?
- Mevlid Kandilinde Oruç Tutulur mu?
- Mevlid kandilinde oruç tutmanın fazileti..
- Mevlit Kandilinde Kaza Orucu Tutulur mu?
- Mevlid Kandili 2019 İmsak ve İftar ve sahur vakitleri
- Mevlid Kandili orucu için sahura kaçta kalkılacak?
- Kefaret Orucuna sabah niyet edilir mi?