İman,İmanın tanımı ,icmali ve tafsili iman
İman nedir?İmanın tanımı,İmanın tafsili,imanın icmali tarif nelerdir?İman kısaca :inanmak demektir.İmanın tanımı: Îman, Peygamber Efendimiz (s.a.v) in Hazret-i Allâh tarafından getirip tebliğ buyurduğu hususların tamamını kabul ve tasdik etmektir. İman, bu tasdikten ibarettir. Fakat kişinin, hayatında ve ölümünde kendisine müslüman muâmelesi yapılması için kelime-i şehâdeti dili ile söyleyip kalbi ile tasdik etmesi şarttır.
İmanın şartları altıdır. Bu altı şart aşağıda Arapça aslını ve tercümesini göreceğimiz Âmentü'de açıklanmıştır;
„Âmentü billâhi ve melâaiketihî ve kütübihî ve rusülihî ve'l yevmi'l-âhıri ve bi'l-kaderi hayrihî ve şerrihî mine'llâhi teâlâ ve'l-ba'sü ba'de'lmevti hakkun eşhedü en lâa ilâhe illallâah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh.“
Mânâsı:
„Ben Allâhü Teâlâ'ya ve onun meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe, kadere; hayır ve şerrin Allâhü Teâlâ'nın yaratmasıyla olduğuna inandım. Öldükten sonra dirilmek de haktır. Ben şehâdet ederim ki, Allâhü Teâlâ'dan başka ilâh yoktur. Ve yine şehâdet ederim ki, Muhammed (s.a.v.) onun kulu ve Peygamberidir.“mektir.
İmanın tanımı :
İmanın en özlü ve en kısa şekli olan icmali iman, tevhid ve şehadet kelimelerinde özetlenmiştir. Tevhid kelimesi: La ilahe illallah Muhammedün Resulullah (Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur. Muhammed Onun elçisidir) cümlesidir. Şehadet kelimesi de: Eşhedü enla ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resülüh (Ben Allah'tan başka hiçbir ilah olmadığına, Muhammed'in Onun kulu ve elçisi olduğuna inanır ve tanıklık ederim) ifadesidir.
İmanın ilk derecesi ve İslam'ın ilk temel direği budur. Gerçekte Allah'ı yegane ilah tanıyan, Hazreti Muhammed'i Onun peygamberi olarak kabullenen kimse, diğer iman esaslarını ve Peygamberimizin getirmiş olduğu İslam dinini de toptan kabullenmiş demektir.
Çünkü diğer iman esasları bize Hazreti Peygamber aracılığıyla bildirilmiştir. Allah elçisini tasdik etmek, getirdiği hükümleri de tasdik etmek demektir. İnanılacak şeyler ayrı olarak söylenmediğinden buna imana icmali (toptan) iman denir. Mümin sayılabilmek için, icmali iman yeterli olmakla birlikte, İslam'ın diğer hükümlerini ve inanılması gerekli olan şeylerin her birini kişinin tek tek öğrenmesi şarttır.
Tafsili İman
İnanılacak şeylerin her birine, açık ve geniş şekilde, ayrıntılı inanmaya tafsili iman denir. Tafsili iman üç derecede incelenir:
Birinci derece, Allah'a, Hazreti Muhammed'in (s.a.v) Allah'ın peygamberi olduğuna ve ahiret gününe kesin olarak inanmaktır. Bu, icmali imana göre çok geniştir. Çünkü burada ahirete iman da yer almaktadır.
İkinci derece, Allah'a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, öldükten sonra dirilmeye, cennet ve cehennemin, sevap ve azabın varlığına, kaza ve kadere inanmaktır. Tafsili imanın ikinci derecesi amentüde ifade edilen prensiplerdir.
Üçüncü derece, Hazreti Muhammed'in (s.a.v) Allah katından getirdiği, bize kadar ulaştırılan hükümleri tasdik etmektir başka ifadeyle, manası apaçık (muhkem) ayet ve mütevatir hadislerle sabit olan hususların hepsine ayrı ayrı, Allah ve Resulü'nün bildirdiği ve emir buyurduklarını da içine alacak şekilde bütün ayrıntıları ile inanmaktır. Namaz, oruç, hac ve diğer farzları, helal ve haram olan davranışları öğrenip bütün bunların farz, helal ve haram olduklarını yürekten tasdik etmek tafsili imanın üçüncü derecesini oluşturur.
Müslüman olmayan bir kişi, icmali iman ile İslam'a dininegirmiş olmaktadır. Bu iman üzere ölürse cennete girecektir. Ancak tafsili iman ile Müslüman kişinin imanı yücelir, olgunlaşır, sağlam temeller üzerine oturur. İnsanın, Allah'ı ve Ondan geleni gönülden tasdik ettikten sonra, Hazreti Peygamber'in açıkladığı buyruk ve yasakları bütünüyle, farzı farz, haramı haram bilerek öğrenmesi, kabullenmesi ve de uygulaması gerekmektedir. Tafsili imanın üçüncü derecesi, zarurat-ı diniyye denilen ve inanılması zorunlu bulunan tüm inanç, ibadet, muamelat ve ahlak hükümlerine inanmayı içermektedir.
İmanın şartları altıdır. Bu altı şart aşağıda Arapça aslını ve tercümesini göreceğimiz Âmentü'de açıklanmıştır;
„Âmentü billâhi ve melâaiketihî ve kütübihî ve rusülihî ve'l yevmi'l-âhıri ve bi'l-kaderi hayrihî ve şerrihî mine'llâhi teâlâ ve'l-ba'sü ba'de'lmevti hakkun eşhedü en lâa ilâhe illallâah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh.“
Mânâsı:
„Ben Allâhü Teâlâ'ya ve onun meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe, kadere; hayır ve şerrin Allâhü Teâlâ'nın yaratmasıyla olduğuna inandım. Öldükten sonra dirilmek de haktır. Ben şehâdet ederim ki, Allâhü Teâlâ'dan başka ilâh yoktur. Ve yine şehâdet ederim ki, Muhammed (s.a.v.) onun kulu ve Peygamberidir.“mektir.
İmanın tanımı :
İmanın en özlü ve en kısa şekli olan icmali iman, tevhid ve şehadet kelimelerinde özetlenmiştir. Tevhid kelimesi: La ilahe illallah Muhammedün Resulullah (Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur. Muhammed Onun elçisidir) cümlesidir. Şehadet kelimesi de: Eşhedü enla ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resülüh (Ben Allah'tan başka hiçbir ilah olmadığına, Muhammed'in Onun kulu ve elçisi olduğuna inanır ve tanıklık ederim) ifadesidir.
İmanın ilk derecesi ve İslam'ın ilk temel direği budur. Gerçekte Allah'ı yegane ilah tanıyan, Hazreti Muhammed'i Onun peygamberi olarak kabullenen kimse, diğer iman esaslarını ve Peygamberimizin getirmiş olduğu İslam dinini de toptan kabullenmiş demektir.
Çünkü diğer iman esasları bize Hazreti Peygamber aracılığıyla bildirilmiştir. Allah elçisini tasdik etmek, getirdiği hükümleri de tasdik etmek demektir. İnanılacak şeyler ayrı olarak söylenmediğinden buna imana icmali (toptan) iman denir. Mümin sayılabilmek için, icmali iman yeterli olmakla birlikte, İslam'ın diğer hükümlerini ve inanılması gerekli olan şeylerin her birini kişinin tek tek öğrenmesi şarttır.
Tafsili İman
İnanılacak şeylerin her birine, açık ve geniş şekilde, ayrıntılı inanmaya tafsili iman denir. Tafsili iman üç derecede incelenir:
Birinci derece, Allah'a, Hazreti Muhammed'in (s.a.v) Allah'ın peygamberi olduğuna ve ahiret gününe kesin olarak inanmaktır. Bu, icmali imana göre çok geniştir. Çünkü burada ahirete iman da yer almaktadır.
İkinci derece, Allah'a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, öldükten sonra dirilmeye, cennet ve cehennemin, sevap ve azabın varlığına, kaza ve kadere inanmaktır. Tafsili imanın ikinci derecesi amentüde ifade edilen prensiplerdir.
Üçüncü derece, Hazreti Muhammed'in (s.a.v) Allah katından getirdiği, bize kadar ulaştırılan hükümleri tasdik etmektir başka ifadeyle, manası apaçık (muhkem) ayet ve mütevatir hadislerle sabit olan hususların hepsine ayrı ayrı, Allah ve Resulü'nün bildirdiği ve emir buyurduklarını da içine alacak şekilde bütün ayrıntıları ile inanmaktır. Namaz, oruç, hac ve diğer farzları, helal ve haram olan davranışları öğrenip bütün bunların farz, helal ve haram olduklarını yürekten tasdik etmek tafsili imanın üçüncü derecesini oluşturur.
Müslüman olmayan bir kişi, icmali iman ile İslam'a dininegirmiş olmaktadır. Bu iman üzere ölürse cennete girecektir. Ancak tafsili iman ile Müslüman kişinin imanı yücelir, olgunlaşır, sağlam temeller üzerine oturur. İnsanın, Allah'ı ve Ondan geleni gönülden tasdik ettikten sonra, Hazreti Peygamber'in açıkladığı buyruk ve yasakları bütünüyle, farzı farz, haramı haram bilerek öğrenmesi, kabullenmesi ve de uygulaması gerekmektedir. Tafsili imanın üçüncü derecesi, zarurat-ı diniyye denilen ve inanılması zorunlu bulunan tüm inanç, ibadet, muamelat ve ahlak hükümlerine inanmayı içermektedir.
Konular
- Dinimizde iyilik ve yardımseverliğin önemi
- Kurani Kerimin icerdigi konular hangileridir?
- Kaza orucu imsak ve sahur vakitleri
- Peygamberimizin (s.a.v.) sabrı ve ondan alacağımız güzel örnekler
- Paskalya Bayramı nedir?
- Paskalya hangi dinlerde kutlanır?
- Paskalya bayramının tarihi
- Kur'an-ı Kerime göre inanan insanın özellikleri
- Kur’an’da İnanç ve Davranış İlişkisi
- Hz. Muhammed (s.a.v.)in Ahlak hakkındaki sözleri
- Kur'an-ı Kerim hakkında Ayeti kerime ve Hadisi şerifler
- Kur'anı Kerim okumak hakkında büyüklerin sözleri
- Kur'an-ı Kerim okumanın fazileti hakkında Hadisi Şerifler
- Kur'an-ı Kerim okuma ve hatim etme usulu
- Kur'an-ı Kerim surelerinin faziletleri..
- Veda hutbesinde ifade edilen evrensel değerler
- Kader ve Kaza ile ilgili Ayeti Kerime ve Hadisi Şerifler
- Peygamberimiz (s.a.v.)zamanı nasıl değerlendirirdi?
- Peygamber Efendimizin( s.a.v.)Ayet ve Hadisler ışığında "Peygamberlik yönü"
- Peygamber (s.a.v.)efendimizin Aile Hayatı
- Noel kutlamalarının tarihçesi
- Yılbaşında televizyon izlemek günah mıdır?
- Rızık -çalışma ve başarı hakkında Ayet ve Hadisler
- Peygamberimizin (s.a.v.) doğumu ve çocukluğu
- KÜFÜR VE KÜFRÜN ÇEŞİTLERİ
- Küfür ifade eden ve insanı dinden çıkaran sözler ve işler
- Gusül abdesti alırken yellenmek guslü bozar mı?
- Hz.Muhammedin (s.a.v.) 'in güzel ahlak ile ilgili HADİSİ ŞERİFLERİ
- Peygamber (s.a.v.)Efendimizin Gençliği,Evliliği,Ticari hayatı ve Kabeye hakem olması
- Hz.Muhammedin (s.a.v.) Peygamber olması