Dinimizde Erkek Karısını Dövebilir mi?

Erkeğin karısını dövmesi dinen caiz midir?Dinimize adam karısını dövebilir mi?Erkeğin karısını dövmesine dinimiz müsaade etmişmidir?

İslamiyette aile reisi erkektir. Kendisine karşı baş kaldıran eşini dövebilir. Evlilik birliğini yıkmaya yeltenen bir kadın dö­vülmeyi haketmiş demektir. Yine Allah emirlerinden birine yan çizen veya O'nun yasaklarına aldırış etmeyen kadın da dö­vülebilir.
Ama bu dövme hiç bir zaman aşırı derecede ve bir yerini ka­natacak ve kıracak şekilde olamaz. Aişe (r.a.) validemiz buyur­dular ki:
"Allah'ın Resulü, ne bir hizmetçiye, ne de bir kadına asla vurmamıştır."
(İbni Mace)
Peygamberimiz (s.a.v.) kadınları kastederek;
"Allah'ın kullarını dövmeyin." buyurduğu zaman, kadınlar bundan yüz buldular ve şımarmaya başladılar. Hz. Ömer (r.a.) Resulüllah'ın yanına gelerek:
"Ey Allah'ın Resulü!. Kadınlar kocalarına büsbütün kafa tutmaya başladılar" diye şikayette bulundu.
Bunun üzerine Peygamber (s.a.v.) erkeklere haklı yerlerde kadınlarını dövmeye izin verdi. Bu kere de kadınlar Peygamberin hanımlarına başvurarak kocalarından şikayetçi olmaya başladılar. Neticede Peygamberimiz (s.a.v.):
"Muhammed ailesine bir çok kadın başvurarak ko­calarından şikayet etmektedirler. Hanımlarını döven­ler şüphesiz ki sizin iyileriniz değildir" buyurdular.
Karı-koca arasında zaman zaman anlaşmazlık olabilir.
Bunu normal kabul etmelidir.
Eğer geçimsizlik kadından geliyorsa, o zaman erkeğin onu edeblendirmesi ve onu itaata zorlaması hakkıdır. Böylece kadın mesela namazı terkettiği zaman erkek onu, namaz kılmaya zor­layabilir. Ancak onun yola gelmesinde sert değil yumuşak ha­reket etmelidir. Şöyle ki, evvela tatlı dille öğüt verecek, kendisini Allah'ın azabından sakındıracak ve korkutacaktır. Eğer bu şekildeki öğüt ve tavsiyeler fayda vermezse, yatakta ona sırtım çevirecek veya yatağını ayıracaktır. Evde beraber yattıkları halde, bir geceden üç geceye kadar onu terk edecektir ... Eğer bu da fayda vermezse onda yara ve bere izleri bırakmayan bir vuruşla onu dövecektir. Öyle bir dövme ki, canını acıtacak, fakat herhangi bir kemiğini kırmayacak ve bedeninden herhangi bir kan akıtmayacaktır. Dövdüğü zaman, yüzüne vurmayacaktır. Zira yüze vurmak yasaklanmıştır. Allah'ın Resulüne bir ara denildi ki:
- Kadının erkek üzerindeki hakkı nedir? Resulüllah:
- Yediği zaman, ona yedirmek, giydiği zaman da onu giydirmek, yüzüne karşı çirkinliğini söylememen. Kendisine ancak yara-bere açmayan bir şekilde vur­mak. Kendisini ancak yatakta terketmektir, buyurdu.
Erkek karısını hafifçe dövmek suretiyle yola getireme­yeceğini anlarsa yani dayağın faydası olmayacağı ortaya çıkarsa, hafif de olsa dövmesi doğru değildir. Çünkü kadını dövmekten maksat, onu yola getirmek ve terbiye etmektir. Bu maksat yerine gelmeyecekse, dövmek manasız olacağından, lü­zum yoktur.

Peygamberimiz (s.a.v.) veda haccında kadınlar hakkında şöyle buyurmuşlardır:
"Ey ümmetim! Kadınlara karşı iyi davranmanızı tavsiye ederim. Onlar elinizin altında esir gibidirler.
Onlara karşı bundan başka bir hakka sahip değilsiniz; açıkça çirkin bir hareket yapmış olmaları hariç. Eğer böyle bir şey yaparlarsa, onları yataklarınıza almayın ve onları hafifçe dövün. Eğer size itaat ederlerse aleyhlerinde bulunmayın.
Şunu iyi bilin ki, onların da sizin üzerinizde hak­ları vardır; o da onlara güzelce giyecek ve yiyecek te­min etmenizdir.
Köleyi bile dövmeye müsaade etmeyen İslam dini, köle dö­vermişcesine kadın dövmeyi asla tasvip etmemiştir. Bir insan hizmetçi veya tutsak olsa bile onun da insan olduğu hatırdan çıkarılmayacak, hayvana layık görülmeyen dayak atma işi, in­san terbiyesinde kullanılmayacaktır. Dövme işi, geçim için bü­tün çareler denendikten sonra yuvanın selameti ve kadının içine düştüğü ruh haletinden kurtulup ayılması için safha safha uygulanan metodlar da fayda vermeyecek olursa, en son çare olarak kalmaktadır.
Kur'an-ı Kerim'de Nisa süresi 34. ayet-i kerimede buyurulu­yor ki:
"Erkekler kadınlar üzerine hakimdirler, (Ailenin reisidirler) şu sebeple ki Allah onlardan kimini (erkekleri) kiminden (kadınlardan) üstün kılmıştır. Bir de (erkekler onlara) mallarından infak etmektedir­ler. İyi kadınlar itaatlı olanlardır. Allah kendi (hak) larını nasıl koruduysa onlar da öylece göze görünme­yeni (Erkeğin kıyabında malını, onun ve kendisinin şeref ve namusunu, bir de ev sırlarını) koruyanlardır. Şerlerinden, serkeşliklerinden yıldığınız kadınlara ge­lince: Onlara (evvela) öğüt verin, (vazgeçmezlerse) kendilerini yataklar (ın da) yalnız bırakın. (Yine kar etmezse) dövün. Size itaat ederlerse aleyhlerinde bir yol aramayın. Çünkü Allah çok yücedir. Çok büyüktür"
"Huzursuzluk gösteren kadının, dövülmek suretiyle yola gelmesinde psikolojik ince bir nokta vardır. Bazı insanlar ancak şiddete maruz kalınca şehvetlenir ve bu yoldan cinsi tatmin bulurlar. Buna Mazohizm denir. Kadınların dövülmek suretiyle cinsi tatmine ermesi konusunda Dr. Mazhar Osman şöyle diyor:
"Kadınlarda mazohizm nisbeten daha çoktur. Zaten kadın yaradılışı az çok buna meyillidir. Kadınlar kendilerine baş eğen zayıf adamları sevmezler, istinat edebilecek bir sahip, metin bir ruh ararlar. Bir çok kadınlar kocalarının kendilerini dövmele­rini isterler ve kendilerine kötü muamele etmeyen kocadan memnun olmazlar. Hele bu hal Rusyada ve şarkta ... Çok defa karı koca arasındaki kavganın sebebi kadının dövülmek isteme­sidir. Adamcağız kavgadan kaçtıkça ve fena muameleden çe­kindikçe kadın, üzerine saldırır. Gazetelerde gördüğümüz gibi dayağa değil, bazen hiçten çerh ve katle bile mecbur olur."
"Bu tatbikat neticesinde kadın kocasına itaat ederse koca artık bunlardan hemen vazgeçmelidir. Vazgeçmez, kadına ezi­yet etmeye devam eder veya onu boşamaya kalkışırsa Allah nez­dinde mes'ul olur.9 "


9) İslamda Evlilik ve Mahremiyetleri, Osman Karabulut
.
.
Ali Eren - İzdivaç ve Mahremiyetleri

Yorumlar (0)
Yorumlarınızı asagidan yazabilirsiniz. Yeni soru sormak icin ise buraya tikla


Son eklenen ruyalar

Sitemizde yer alan soruların cevapları özenle islami eserlerden seçilerek yazılmaktadır.
..